SİTE DİZİNİNDEKİ 178. KONU
KUR’AN’DA “KALP”
Araf 179 Andolsun, cehennem için cinlerden ve insanlardan çok sayıda kişi yarattık (hazırladık). Kalbleri vardır bununla kavrayıp-anlamazlar. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar.
İsra 46 Ve onların kalbleri üzerine, onu kavrayıp anlamalarını engelleyen kabuklar, kulaklarına da bir ağırlık koyduk. …
Kehf 57 Kendisine Rabbinin ayetleri öğütle hatırlatıldığı zaman, sırt çeviren ve ellerinin önden gönderdikleri (amelleri)ni unutandan daha zalim kimdir? Biz gerçekten, kalpleri üzerine onu kavrayıp anlamalarını engelleyen bir perde (gerdik), kulaklarına bir ağırlık koyduk. Sen onları hidayete çağırsan bile, onlar sonsuza kadar asla hidayet bulamazlar.
Hac 46 Yer yüzünde gezip dolaşmıyorlar mı, böylece onların kendisiyle akledebilecek kalpleri ve işitebilecek kulakları olsun?
SİTE DİZİNİNDEKİ 179. KONU
SÜMER-AKAD-BABİL; GÜNAH ÇIKARMA, IŞIK, ŞEYTAN, YENİ YIL
MÖ 2. bin yıl içerisinde Babil Devleti’nde tapınaklarda dua ve günah çıkarma işlemleri uygulanırdı. Kişi şunu söylerdi; “İnsan hiçbir şey bilmez; bilmez günah mı işlemiştir, yoksa iyilik mi yapmıştır, bilmez. Ey Tanrım, hizmetkârını reddetme. Günahlarım yedi kere yedi ediyor. Uzaklaştır günahlarımı” derken, kişi, diz çöküp secde ederdi. Ayrıca burnun yamyassı edilmesi de vardır. Budizm’de kişi, meditasyona başlamadan önce burnunu eliyle iki yana doğru kıvırır.[116] Babilin etkileri Budizm’e ulaşmış gibidir.
Sümer-Babil sentezinde “ışık” önemlidir. Öyle ki Tanrılar gökyüzündeki cisimler gibi ışık saçmaktadırlar. Tanrıların dünyadaki görüntüleri diyebileceğimiz krallar da -düşüncede ve/veya bize ulaşan yapıtlarında- ışık saçmaktadırlar: Tanrılar gibi krallar da başlarının etrafından ışıklar saçmaktaydı.[116] İsa’nın başından saçılan ışık da buralardan gelmektedir.
Sümer-Akad sentezinde MÖ 2400 sonrasında, İlksel Su’dan Tiamat adında ilk Tanrı doğdu. Sonrasında diğer Tanrılar oluştu ve aralarında kavga etmeye başladılar. Tiamat, ilk Tanrılardan olan Kingu’nun göğsüne “Yazgılar Tableti”ni bağladı ve kimse Kingu’ya karşı gelemedi. Yalnız Marduk buna cesaret edebildi. Marduk Tiamat’ı yendi ve onu parçalayıp onun vücudundan dünyayı yarattı. Tableti aldı ve gökyüzüne bir saray yaptırdı. Artık Marduk en büyük Tanrı olmuştu.[116] (Görüşüme göre Yazgılar Tableti, Hz. Musa’nın tablete yazdığı düşünülen 10 Emir’e veya Kur’an’da yazan -her şeyin yaz(ıl)dığı yani her şeyin önceden yazılı olarak bulunduğu kitap olan- Lehvi Mahfuz’a benzer.) Bu olay sonucu bir Tanrının kurbanı gerekiyordu, Marduk Kingu’yu seçti. Tanrılara hizmet için Kingu’nun kanından insanlar; Ea(Enki) Tanrısı tarafından yaratıldı. Bu hikâye dünyanın yaratılmasını içeren, “Bir Zamanlar Yukarıda” anlamına gelen, Sümer kökenli “Enuma Eliş” destanıdır. Tiamat-Marduk savaşında, Tiamat’ın canavarlar ve şeytanlar ordusu vardır. Aslında bu savaş Şeytan’la Tanrının savaşı olarak yorumlanır.[116] Görüşüme göre günümüz dinlerindeki cennetten kovulup dünyaya atılan Âdem anlatımı, günahkâr dünya ve şeytanın insanları ele geçirme isteği, dünya hayatının yalan ve ölümden başkası yalan gibi kavramlar; şeytani Tiamat’ın vücudunun dünyayı oluşturmasıyla ve yine şeytani Kingu’nun kanından insanın yaratılmasıyla bağdaştırılabilir.
Marduk’un gerek yeraltından çıkması gerekse de savaş zaferi, yeni yılın başlangıcı olarak kutlanmaktaydı. Sümer-Akad-Babil’de Nisan ayının ilk 12 gününde bu yeni yıl bayramı kutlanırdı.[116] Sonrasında Hristiyanlık külliyatı; İsa’nın çarmıha gerilişini yani insanlığın kurtuluşunu 1 Ocak’a denk getirerek, yeni yılı kutlamaya başladılar. Bu ritüel hala devam etmektedir.
Sümerlerde ölen yıldan doğan yeni yılda, o yılın kaderi 12 gün içinde yeniden belirlenirdi.[116] Görüşüme göre bu adet/gelenek günümüzde “Yeni yılda sağlık, mutluluk istiyorum” gibi isteklerle halen devam etmektedir.
Tevrat, İncil ve Kur’an’daki Benzerliği-Analizi
Tevrat: Çölde Sayım 13:32 … “Üstelik orada gördüğümüz herkes uzun boyluydu. 13:33 Nefiller’i, Nefiller’in soyundan gelen Anaklılar’ı gördük. Onların yanında kendimizi çekirge gibi hissettik, onlara da öyle göründük.”
Yasa’nın Tekrarı (Özet: 31:16-22 Rab’bin sözleri olup Rab’bin Musa’ya öğrettiği ezgide geçen bir kısım:) 32:24 “Kavurucu kıtlık, tüketici hastalık, öldürücü salgın vuracak onları. Gönderdiğim canavarlar dişleriyle onlara saldıracak…”
İncil: Vahiy (Özet: 1:17-19 ve 2:1 İsa, Yuhanna’ya vahyi yazdırırken şöyle diyor:) 3:5 “… Onun (Özet: 3:4,5 giysilerini lekelemeyip beyaz giysilerle İsa ile birlikte yürüyecek ve galip gelecek olan inananların) adını yaşam kitabından hiç silmeyeceğim. …”
13:8 Yeryüzünde yaşayan ve dünya kurulalı beri boğazlanmış Kuzu’nun yaşam kitabına adı yazılmamış olan herkes ona tapacak.
20: 12 Tahtın önünde duran küçük büyük, ölüleri gördüm. Sonra kitaplar açıldı. Yaşam kitabı denen başka bir kitap daha açıldı. Ölüler kitaplarda yazılanlara bakılarak yaptıklarına göre yargılandı.
Kur’an: Rad 39 Allah, dilediğini ortadan kaldırır ve bırakır. Kitabın anası O’nun katındadır.
Neml 75 Gökte ve yerde gizli olan hiç bir şey yoktur ki, apaçık olan bir kitapta (Levh-i Mahfuz’da) olmasın.
Hadid 22 Yeryüzünde olan ve nefislerinizde meydana gelen herhangi bir musibet yoktur ki, Biz onu yaratmadan önce, bir kitapta (yazılı) olmasın. Şüphesiz bu, Allah’a göre pek kolaydır.
___________________
[116] Eliade, age., s. 78-111. (Dipnottan sonraki kısımlar yazara aittir.) (Tüm yazılarımda “Görüşüme göre” ifadelerini eklerken çok titizlikle davrandım.)