Konu 61: Basitliğin Ritmi

“Neden hiçbir şey olmayacağına bir şey var?” sorusunda çoğunlukla önce “neden”den başlanır, sonra “nasıl” kendiliğinden çözülmüş olur, ama filozof Derek Parfit tam tersine “nasıl”dan “neden”e ilerliyordu. Şimdi, Parfit’e bakalım. Tüm olası evrenlerin olduğunu varsayarsak bunlar arasında “hiç evren” olasılığı bulunamaz, çünkü o zaten yoktur (hiçtir), daha doğrusu bu olasılık bile değildir. Söz konusu hiçlikse “hiçlikle tutarlı tek gerçeklik” hiçbir evrenin bulunmadığı gerçekliktir, ama “gerçeklik” ne olursa olsun “Gerçekliğe ilişkin hiçbir açıklama, kendi kendisini açıklama yetisine sahip değildir.”. Gerçekliğin kendi kendisini seçmesi ve kendinin kendisini açıklaması gibi kavramlar döngüsel, tutarsız vs. olduğundan gerçeklik ne hiçliktir ne de her şeydir, sadece basitliktir, bu da tüm olasılıkların olduğu, rastgele seçildiği, kaotikliğin olduğu anlamına gelir.[1]

Atmosferdeki radyo dalgalarını dinleyerek gerçek anlamda rastgele (indeterministik) sayı üreten “gerçek rastgele sayı üreticisi”, rastgele 0 veya 1 veren elektronik bir devredir, sistemdir,[2] ister bundan isterse deterministik isterse de sözde rastgele “para atışlarından oluşan sonsuz bir dizi düşünelim”, yazı için 0, tura için 1 olsun.[3] Rastgele olan kuantumun ta kendisinde de olabilir,[2] rastgele olup olmaması fark etmez, çünkü sonsuza gidildiğinden her olasılığın olması durumu söz konusudur. Rastgele alındı olsun, bu sonsuz dizi “0 ve 1″lerden oluşacaktır (-1 ve 1 olarak da düşünülebilir). Bu diziyi evrenimize, sonsuz evrenlere ya da “şeylere” uyguladığınızı düşünün ya da bu dizinin evrenimizi, sonsuz evrenleri ya da “şeyleri” oluşturduğunu düşünün. “Bir bütün olarak bu dizi, bir örüntüden yoksun olsa da, tümüyle şans eseri olarak, düşünülebilir bütün yerel örüntüleri içermesi garantidir.”, “Uzun bir 0 dizisinden oluşan mükemmel boşluk bölgeleri olacaktır.”, “Uzun bir 1 dizisinden oluşan mükemmel tamlık bölgeleri olacaktır.”, “Olabilecek en güzel örüntülerden oluşan bölgeler, olabilecek en çirkin örüntülerden oluşan bölgeler olacaktır. Anlamlı görünen, gizli mesajlar ya da anlamlar içeriyormuş gibi görünen bölgeler olacaktır.”. Ama sonsuz dizide, böyle yerel ‘anlam (mesaj, amaç)’ların her biri, başka bir yerel ‘anlam (mesaj, amaç)’la çelişecektir. Böylece de kozmik anlamsızlığı oluşturacaklardır.”.[3] Örüntü için şu denilebilir: Her türlü benzerlik, döngüsellik, tekrarlama vb. vs. vd., birbirini takip eden durumların bir düzen, ahenk, uyum, desen, ritim oluşturması.

Bu örnek şu şekilde geliştirilebilir. Çemberin çevresinin çapına oranı olan pi sayısı (π) sonsuza gider, ki bu yüzden tam bir çember diye bir şey yoktur, çizilemez. Akla uygun olmayan, irrasyonel, sonsuz olan “pi”de tekrarlamalar vardır ama kalıcı bir tekrar yoktur.[4] “Pi”de gün, ay ve yıl olarak doğrum tarihiniz mevcuttur, hatta ilkokuldaki tüm arkadaşlarınızın doğum tarihlerinin yan yana olduğu bir kısım bile mevcuttur ve elbette ki tüm olasılıklar bağlamında her türlü örüntü ve naörüntü de mevcuttur.

 

Kaynaklar

[1] Jim Holt, age., s. 258, 267-271.

[2] Muhammed Ali Çalışkan, “20. Yüzyıl Düşüncesinde Rastlantı Problemi”, İstanbul Üniversitesi, Felsefe Ana Bilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, 2011, [PDF] <http://nek.istanbul.edu.tr:4444/ekos/TEZ/48586.pdf>, Erişim: 2 Mart 2021, s. 46‑49 [kalıcı arşiv kay: https://web.archive.org/web/20220121195714/http://nek.istanbul.edu.tr:4444/ekos/TEZ/48586.pdf].

[3] Jim Holt, age., s. 277.

[4] Muhammed Ali Çalışkan, age., s. 57.